Troya ile Hititler Niçin Bir Antlaşma Yaptılar?

64

s6701
1893 Dörpfeld kazıları, Troya'nın güçlü bir savunma duvarları ve burçlarını ortaya çıkarttı.
MÖ 1280 yılında Wilusa/İlios/Troya kralı Alaksandu ve Hitit kralı II. Muwattalli arasında yapılan antlaşmaya göre, Alaksandu'nun yapması gerekenler Batı Anadolu ve Kuzey Suriye'deki beylik kentlerinkinden daha farklıdır. Bu antlaşmayla Wilusa bir Hitit yasal kenti olmuş ve Hitit İmparatorluğu'na katılmıştır. Wilusa'nın imparatorluğa katılımı, aslında devlet hukukundaki belli bazı haklarını, özellikle de dış politikadaki yetkisini imparatorluğa devretmesi anlamına geliyordu. Wilusa'nın imparatorluk dahilindeki konumu, "Arzawa ülkeleri" birliğine dahil edilmesiyle tanımlanmış oluyordu. Böylece, hem imparatorluğa ve krala karşı hem de komşu "Arzawa ülkeleri"ne ve özellikle de Mira kralına karşı iki misli bir sadakat ve işbirliği ilişkisi meydana gelmiştir. Söz konusu sadakat ve işbirliği ilişkisi, askeri birlik ve savaş arabaları tahsis ederek, imparatorluğun içe ve dışa karşı korunmasına katkıda bulunmaktan ibaret değildi; ayrıca, imparatorluğun ve iç güvenlikleri tehlikede olduğunda diğer devletlerin iyiliği için, bağımsız ve sorumluluk üstlenen bir davranış göstermek durumundaydı.
s6702
Arkeolojik veriler Miken İmparatorluğu'nun Batı Anadolu'daki sınırlarının Hitit metinlerinde anlatılanlara oldukça uyduğunu ortaya koymaktadır.
Ama aynı zamanda Wilusa'nın Hitit İmparatorluğu'na katılımı, Wilusa için dışa karşı korunma ve içte ise istikrarı sağlıyordu. Bu antlaşamadan birkaç yıl sonra Hitit kralı II. Muwattalli ile Mısır kralı II. Ramses arasında, Hititler lehine biten ünlü Kadeş Savaşı yapılır. Mısır yazıtlarında bu savaşta Hititlerin yanında 25 savaş arabasıyla savaşan Dardany (Troas bölgesindeki, mitolojiye göre Troya'nın ana kenti olan kent) katılır.

Bölümler